...

Ku-Ba-Ba Blog'taki yazılar ve album tanıtımları Motet & Sudaay tarafından hazırlanmaktadır-Müzik dünyasında belli bir değer yaratmış isimlerin tanıtılması amacıyla hazırlanmış bir blogtur..

2 Ağustos 2011 Salı

.:Dhafer Youssef Quartet-2010-Abu Nawas Rhapsody:.





01 Sacré (The Wine Ode Suite)
02 Les Ondes Orientales
03 Khamsa (The Khamriyyat of Abu Nuwas)
04 Interl'Oud
05 Odd Elegy
06 Ya Hobb (In The Name Of Love)
07 Shaouk
08 Shatha (Shatahat)
09 Mudamatan (The Wine Ode Suite)
10 Sabaa (Hayastan Dance)
11 Sura
12 Profane (The Wine Ode Suite)


albüm bilgisi

Daha önce "Digital Prophecy" albümünü yayınladığımız Dhafer Youssef, bu sefer Quartet olarak yaptığı albümle göz dolduruyor ve kesinlikle etnik halin jazın genel normlarıyla harmanlandığında ne kadar güzel bir oluşuma yol açtığını bize gösteriyor. Örneğin "Les Ondes Orientales" parçası her 2 albümde de var. Her iki yorumu peş peşe dinlediğinizde ne demek istediğimizi daha iyi anlayacaksınız.

Batı müziği tam ve yarım ses üzerine kurulmuş bir müziktir. Batı müziğinde bir tam ses birbirine eşit iki parçaya bölünebilir ancak başka bir şey yapılmaz. Ama Doğu müziği yani bizim müziğimizde Batının bir tam sesi ikiye bölünürken bizim müziklerimizdeki tam sesler dokuz parçaya ayrılabilir. Bir tam ses dokuz parçaya ayrıldığında ayrılan her parçasına da koma denir.

Doğu müziğinde bir tam seste dokuz koma var anlamına gelir bu. Bu bir zenginliktir. Niye ikiye ayrılsın ki tam ses ama dokuz ara sese yani komaya ayrılması da biraz fantazidir. Çünkü insan kulağı bir koma ses farkını duymaz mesela, matematiksel olarak böyle bir zenginliği olmasına karşın işitsel anlamda koma sesleri duyabilmek biraz beceri ister.

Ancak Doğu müziği işte bu koma sesler yüzünden çok sesliliğe çok fazla uygun değildir bu sebeple de müzikleri çok seslilikten öte melodik anlamda zengindir. Çok sesliliğini kendi özellikleri düşünülerek yapılmalıdır. Ama bir gerçek daha var en doğal çalgı olan insan sesi Batı müziğindeki perde sistemine göre oluşmamıştır. Yani insan sesinde perde yoktur ve doğunun müzik algılayışına çok uygundur. Bu sebeple de Doğu müziği genelde doğaçlama gırtlak üzerindeki koma seslerle oynama üzerine kurgulanmıştır. Çok daha özgürdür ama abartmamak koşuluyla..

Bu albümde Dhafer'in sadece çalgısıyla değil sesiyle de olağanüstü bir performans göstermesine ve kafa sesine hayran olabilirsiniz. Kafa sesiyle doğaçlamanın doruklarında dolanırken çıkardığı mükemmel seslerin arasındaki koma sesleri duyabilirsiniz..

quartet elemanları

1967 doğumlu Tunus'lu ud sanatçısı, vokalist ve besteci Dhafer Youssef'un 2010 yılında çıkarmış olduğu "Abu Nawas Rhapsody" de kendisine piyanoda Tigran Hamasyan, basta Chris Jennings ve davulda Mark Guiliana eşlik etmiş.



Tigran Hamasyan

1987 doğumlu Ermenistan'lı jazz piyanisti



Chris Jennings

1987 doğumlu Kanadalı bass sanatçısı



Mark Guiliana

1980 doğumlu Amerika'lı davulcu

diğer albümler

-2010 Abu Nawas Rhapsody
-2007-Wolfgang Muthspiel-Glow
-2006 Divine Shadows
-2004 Arve Henriksen-London Jazz Festival
-2003 Digital Prophecy
-2001 Electric Sufi
-1999 Malak

web sitesi

0 yorum:

Yorum Gönder

ku ba ba..

Mitolojide, ay Kibele'nin simgesidir, zira o, aynı zamanda, aytanrıçasıdır da... ... Anadolu uygarlıkları içinde en dikkat çekici özelliklere sahip olan Kibele, aynı zamanda "Kubile", " Agdistis" "Artemis" ,"Vuruşemu", "Hepat" ve Frigler'de KUBABA olarak bilinir. ... O dönemde toplumda kadın erkeğe eşdeğer konumdaydı ve " Kybele" ismi de bu inancı simgelemektedir. ... Bu blog ise kadına ve müziğe yani, hayatı besleyen iki kaynağa adanmıştır..