...

Ku-Ba-Ba Blog'taki yazılar ve album tanıtımları Motet & Sudaay tarafından hazırlanmaktadır-Müzik dünyasında belli bir değer yaratmış isimlerin tanıtılması amacıyla hazırlanmış bir blogtur..

4 Şubat 2011 Cuma

.:Stéphane Grappelli & Yehudi Menuhin-For All Seasons:.





1. Winter Set
2. Button Up Your Overcoat
3. I've Got My Love To Keep Me Warm
4. I'll Remember April
5. Spring Will Be A Little Late This Year
6. Giboulees De Mars
7. April In Paris
8. On The Sunny Side Of The Street
9. Heat Wave
10. The Things We Did Last Summer
11. September In The Rain
12. Autumn Leaves
13. Automne
14. Autumn In New York


albüm/sanatçı bilgisi

1908 yılında Paris'te doğdu. Ailesi İtalyandır. Annesinin ölümü ve babasının I. Dünya Savaşı'nda görev alması üzerine 4 yaşında yetimhaneye giden Grappelli kariyerine 12 yaşındayken kemanıyla sokak müzisyenliği yaparak başladı. 1924-1928 yılları arasında Paris Konservatuarı'nda müzik teorisi okudu. Paris'te bir virtüöz olarak ünü yayılana kadar sokak müzisyenliğine devam etmiştir. Aynı dönemde sessiz film piyanistliği yaptı, saksafon ve akordiyonla da ilgilendi. Bu demektir ki 4 enstruman çalabilmektedir kendisi..

İlk olarak Quintette du Hot Club de France grubuyla birlikte çalarak adını duyurdu. Grup II. Dünya Savaşı'nın patlak 1939 yılında dağıldı.



Savaştan sonra caz piyanistleri Oscar Peterson ve Claude Bolling, caz kemancısı Jean-Luc Ponty, vibrafoncu Gary Burton, şarkıcı Paul Simon, mandolinci David Grisman, klasik müzik kemancısı Yehudi Menuhin, orkestra şefi André Previn gibi isimlerle beraber birçok kayıt yaptı. İngiliz gitarist Diz Disley ve orkestrası ile birlikte 13 albümde yer aldı. 1980'lerde genç İngiliz çelist Julian Lloyd Webber ile konserler verdi.

Grappelli 1997 yılında yaşam boyu başarı dalında Grammy Ödülü'ne layık görüldü. Aynı yıl ölen sanatçı Paris'te Père Lachaise mezarlığında gömülüdür.



Doğan Hızlan'ın, sanatçının 1997 yılında ölümü üzerine yazdığı çok güzel bir yazı:

Grappelli'nin gömleklerinde bahar vardı

Caz denince hatırladığım ilk ad, Stephane Grappelli'dir. Az caz dinledim ama çok Grappelli.

İstanbul Müzik Festivali'nde onu izlerken, romantizmin, mutluluğun sır duvarına yaklaştığımı sandım.

Hep çiçekli gömlekleriyle anımsayacağım onu, baharın iç açıcılığı, yaşamanın renkliliğinin simgesi. O kadar renk arasında kara diye bir rengi hayal bile edemezsiniz.

Arşesine mi o gömleğindeki renk cümbüşü eşlik ediyordu, yoksa o renkler arşeye mi yansıyordu?

Yehudi Menuhin'le birlikte çaldığı, haftada mutlaka bir kez dinlediğim, Bütün Mevsimler İçin (For All Seasons) beni yenilemiş, umutlara, güzelliklere sürüklemiştir. Bütün Mevsimler İçin, her zaman, her yere, her şartta dinlenebilecek bir yaşama sevinci kaynağı.

Yaşamıyla ilgili düştüğü küçük bir not, bütün trajediyi ve bunun mutluluğa dönüşütürülmesini özetliyor.

Hayatının bir Charles Dickens romanının kahramanlarına benzediğinden söz etmiş. Biyografisinin yerine ünlü romancıdan bir pasaj alınabilir.

O, ezilen, horlanan, mutsuz küçük yaratıklar. Dış dünyanın zalimliğine, sahtekarlığına karşı, notalarla kurulan yıkılmaz bir iç dünya, müzikle örülen teslim alınamayan kaleler. Müzik bu. Grappelli de bu.

Böyle bir çocukluktan gelen adam, bütün dünyaya müziğin yaşama sevincini sunuyordu. Bir kaynak gibi. İstiyordu ki, bu müzikle Dickens'ın romanlarındaki çocuklar dünyayı da, insanları da sevebilsinler. İnsanoğluna küsmesinler.

Tekerlekli iskemlede bile kemanını bırakmamak, müziğin bir meslek değil, bir yaşama biçimi, dünyaya bir tutunma aleti olduğu bilincini kaybetmemek.

Seksen dokuz yaşındaki Grappelli böyle bir kişilikti.

İlkler her zaman mükemmellikle birlikte varolmaz. Grappelli bu genel kuralın dışında. İstisnalar kaideyi bozmaz.

Bir müzik ansiklopedisinde Grappelli maddesinde bir not:

‘‘Caz dünyasına yeni bir tını (sound) getirdi.

İlk otantik Amerikalı olmayan caz dehası.''

Yalnız bir çocuk, yalnız bir adam.

Biyografisinin yer aldığı bir kitaptaki cümle, bana onun çocukluktan beri yalnızlıktan kurtulmadığını gösterdi:

‘‘Arkadaşları savaş sırasında Londra'dan Paris'e döndü, o Londra'da kaldı çalmaya devam etti, çünkü onu Paris'te bekleyen bir ailesi yoktu.''

Memet Baydur'un Kuşbakışı başlıklı köşesinde Grappelli üzerine yazdığı ‘‘Kemanımla Sana Bir Ses'' yazısındaki (Cumhuriyet, 5 Aralık 1997) bir cümle, benim Grappelli'yi olağanüstü sevmemin nedenlerinden birini açıklıyordu:

‘‘Grappelli, caz müziğinde kemanı 'keman gibi' çalan bir ustadır.''

Ölümünden bu yana hep Grappelli dinliyorum. Şimdi bu yazıyı yazarken de, onun ünlü çellist Yo-Yo Ma ile doldurduğu Anything Goes'u odamı dolduruyor.

Yahya Kemal, ‘‘Bir tel kopar ve ahenk ebediyen kesilir,'' diyordu.

Ben sürekli onu çalarak, dinleyerek, bir müzikçinin ardından, ahengin ebediyyen devam edeceğini ispatlamaya çalışıyorum.

Sanki ebediyet diye bir şey varmış gibi...



diğer albümleri

1936 to 1940-Djangology: Django Reinhardt, the Gypsy Genius
1934 to 1937-Grappelli and Reinhart the Gold Edition
1936 to 1938-Bill Coleman with Django and Grappelli
1955-Unique Piano Session Paris
1956-Improvisations
1971-Afternoon in Paris
1972-Manoir de Mes Reves
1972-Homage To Django
1973-Just one of those things!
1973?-Stephane Grappelli - I Got Rhythm!
1975-Shades of Django
1975-Satin Doll
1976-The Rock Peter and the Wolf
1977-Stephane Grappelli and Cordes
1978-Live at Carnegie Hall
1979-Stephane Grappelli and Joe Venuti: Venupelli Blues
1979-Oscar Peterson Skol
1979-Young Django
1980-Sonny Lester Collection
1980-Stephane Grappelli `80
1980-Stephane Grappelli/David Grisman Live at Berklee
1980?-Stephane Grappelli (Pye)
1983-Diz Disley Live at Carnegie Hall
1981-Vintage 1981
1983-Just One Of Those Things )
1984-Grappelli Plays George Gershwin
1984-Martin Taylor: We've Got The World on a String
1984-Stuff Smith: Violins No End
1986-Fascinating Rhythm
1986-Live in San Francisco
1987-Classic Sessions: Grappelli, with Phil Woods-Louie Bellson
1987-Stephane Grappelli Plays Jerome Kern
1988-The Intimate Grappelli
1989-How Can You Miss, with Louie Bellson and Phil Woods
1989-Jean-Luc Ponty - Violin Summit
1989-Jazz 'Round Midnight
1991-Stephane Grappelli in Tokyo
1991-Bach to the Beatles
1992-Stephane Grappelli 1992 Live
1992-Michel Legrand
1993-Martin Taylor Reunion
1994-Jazz Masters
1993-85 and Still Swinging
1996-Stephane Grappelli Live at the Blue Note
1996-Crazy Rhythm
1997-Parisian Thoroughfare



ortak yaptığı albümler

1996-Michel Petrucciani: "Flamingo"
1992-Claude Bolling: First Class
1992-Dr. L. Subramaniam: Conversations
1992-Vassar Clements: "Together at Last" Flying Fish
1990-McCoy Tyner; One on One
1989-Joe Venuti: Best of Jazz Violins
1989-Yo Yo Ma: Anything Goes
1988-Jean-Luc Ponty: Compact Jazz
1988-Martial Solal: Olympia
1986-Helen Merrill
1985-Yehudi Menuhin-For All Seasons
1984-Toots Thielemans: Bringing it Together
1983-Marc Fosset Stephanova
1981-David Grisman Live
1980-Martial Solal
1977-The George Shearing Trio: The Reunion
1975-Yehudi Menuhin: Jalousie
1974-Earl Hines: Stephane Grappelli meets Earl Hines
1974-Baden Powell: La Grande Reunion
1973-Oscar Peterson
1973-Menuhin, Kern, Porter and Rodgers & Hart
1972-Gary Burton: Paris Encounter
1972-Barney Kessel: Limehouse Blues
1972-Paul Simon "Paul Simon" (9) - Hobo's Blues
1970-Hubert Clavecin: Dansez Sur Vos Souvenirs
1969-Barney Kessel: Remember Django
1967-Stuff Smith, Svend Asmussen, Jean-Luc Ponty

kendisine ait web sayfası bulunmamaktadır ne yazık ki-daha çok albümleri ve satışıyla ilgili sayfalar bulunmaktadır nette örnek olarak şu sayfayı link olarak verebiliriz:

web sayfası

ortak albüm yaptığı Yehudi Menuhin'in blogta bulunan albümüne ulaşmak için tıklayın

0 yorum:

Yorum Gönder

ku ba ba..

Mitolojide, ay Kibele'nin simgesidir, zira o, aynı zamanda, aytanrıçasıdır da... ... Anadolu uygarlıkları içinde en dikkat çekici özelliklere sahip olan Kibele, aynı zamanda "Kubile", " Agdistis" "Artemis" ,"Vuruşemu", "Hepat" ve Frigler'de KUBABA olarak bilinir. ... O dönemde toplumda kadın erkeğe eşdeğer konumdaydı ve " Kybele" ismi de bu inancı simgelemektedir. ... Bu blog ise kadına ve müziğe yani, hayatı besleyen iki kaynağa adanmıştır..